Güney Azerbaycan’da yaklaşık 40 milyon Türk yaşamaktadır. Bu durum bölgeyle alakadar olmamızda yeterli sebepken 600 bin dolayında Küresünni Çepnisinin de bölgede varlık göstermesi bize ayrıca heyecan vermektedir.
Ortadoğu’daki son gelişmeler akıl almaz bir hızla güç kaymasına neden olmuş ve yeni bir oluşuma yol açmaktadır.
Bölgedeki gelişmelerden en çok etkilenen ülkelerden biri de İran’dır. İran devletinin saldırgan tutumu ve hükumetinin özgürlükleri sınırlayan tutumu, İran’ı dogmatik bir yapıya sürüklemiştir. Böylece İran; ekolojik, ekonomik, jeopolotik ve politik tutumu onu hastalıklı bir yapıya döndürmüştür.
Bu durum Türkiye Cumhuriyetini büyük bir ölçüde etki alanına almaktadır. Türkiye sınırlarına Suriye, Irak ve hatta Afganistan’dan gelen düzensiz dalgalardan daha riskli mülteci akını İran’dan gelecektir.
Ayrıca, İran varlığının Türkiye Cumhuriyeti ve Türk milli çıkarlarıyla uyuşmaması sebebiyle Türkiye’nin politik davranışını İran’ın siyasal değişiklik sürecini sık bir şekilde takip etmesine itmiştir. Bununla alakalı olarak İran’da yaşayan yaklaşık 40 milyon Türk soydaşın geleceğinin Türkiye tarafından düşünülmesi gerekmektedir.
İran’daki protestoların artması ve bunun sürekli olması, İran’ı hızlı bir şekilde çöküşe doğru sürüklemektedir. Söz konusu protestoların en şiddetlisi milli mücadeleyi yürüten farklı etniklerden oluşmaktadır. Araplar, Beluçlar ve Kürtler artık örgütlenerek bağımsızlıklarını elde etmeye başlamışlar bile. Maalesef İran’da çoğunluğu oluşturan Türk topluluğu, İran’ın yoğun bir şekilde odaklandığı anti Türk projelerine maruz kalmış ve asimilasyon sürecine düşmüştür. Türkler daha çok baskı altında kalmakta ve kendi milli bilinçlerini yaymakta zorluk yaşamaktadırlar. Bununla birlikte İran Türklerinin milli mücadelesi uygar bir şekilde yürütülmelidir. Güney Azerbaycan Türk milli mücadelesinin örgütlenmek ve teşkilatlanmaktan uzak kaldığı da görülmektedir.
Türkiye Cumhuriyeti’nin tüm bu olaylardan zararsız bir şekilde Türk Yüzyılı yolunda devam etmesi, Türkiye ve Türk milli çıkarlarını sağlaması ve koruması için Güney Azerbaycan’ın bağımsızlığına odaklanması gerektiği düşünülmektedir.
Bunun için devam eden süreçte gerekli duyulan eylemleri şu şekilde sıralamak yararlı olur:
* Güney Azerbaycan için güçlü bir medya oluşturulması en önemli şartlardandır. Bu medyanın Türkçe yanında Farsça da yayın yapması gerekmektedir. Maalesef İran’daki Türklerin önemli bir kısmı asimilasyon sonucunda Türkçeyi daha az bilir hale gelmiştir. İlk başta milli bilincin oluşturulması için Farsça gerekli olacaktır.
*Türkiye’de, Güney Azerbaycan Türk milli mücadelesi için güçlü bir sivil toplum kuruluşu oluşturulması elzemdir.
*Türkiye Cumhuriyeti siyasetinde Güney Azerbaycan ‘ın etkinleşmesi ve Güney Azerbaycanlı siyasetçilere destek olunması yararlı olacaktır.
*Türkiye Cumhuriyeti ‘ne gelemeyen Mahmutali Çehreganlı gibi Güney Azerbaycan liderlerinin ülkemize girişi serbest bırakılmalı ve bu tür liderlerle çalışılması gerekmektedir.
*Türkiye ‘de bir Güney Azerbaycan Milli Meclisi de oluşturulması ve desteklenmesi Türk soydaşların bağımsızlığına giden yolda yararlı olacaktır.
cepniboyu.com
Çepni Boyu Hareketi